Besin katalizörleri, vücuttaki kimyasal reaksiyonları hızlandırmaya destek olan maddelerdir. Vücudun muntazam emek vermesi için gereklidirler ve onlarsız yemekleri sindiremez, gıdaları ememez yahut enerji üretemezdik.
İki ana gıda katalizörü türü vardır: enzimler ve vitaminler. Enzimler, katalizör rolü kabul eden proteinlerdir ve vitaminler, enzimler için destek unsur rolü kabul eden naturel bileşiklerdir.
Enzimler vücuttaki kimyasal reaksiyonların büyük çoğunluğundan mesuldür. Bütün hücrelerde ve dokularda bulunurlar ve bir reaksiyonun aktivasyon gücünü düşürerek, bunun tahakkuk olasılığını artırarak çalışırlar.
Vitaminler enzimlerin muntazam emek vermesi için gereklidir. Enzimleri aktive etmeye, stabilize etmeye ve gereksinim duyulan yere taşımaya destek olurlar. Vitaminler olmadan enzimler muntazam çalışamaz ve vücut hayatta kalmak için gereksinim duyduğu kimyasal reaksiyonları gerçekleştiremez.
Besin katalizörleri sağlığımız için eğer olmazsa olmazdır ve onlarsız yaşayamayız. Bunlar beslenme biyokimyasının güç merkezleridir ve vücudun muntazam çalışmasında yaşamsal bir rol oynarlar.
Biyokimyasal Katalizör | Besin |
---|---|
Enzimler | Karbonhidratlar, proteinler, lipitler |
Vitaminler | Karbonhidrat, protein, lipid ve nükleik asit metabolizması |
Mineraller | Kemik oluşumu, kas kasılması, sinir fonksiyonu |
su | Hücresel fonksiyon, ısı düzenlemesi, atık yok etme |
II. Besinler ve İşlevleri
Besinler, vücudun muntazam emek vermesi için gereksinim duyduğu maddelerdir. İki ana gruba ayrılırlar: makro besinler ve mikro besinler.
Makrobesinler vücudun büyük miktarlarda gereksinim duyduğu besinlerdir. Bunlar karbonhidratları, proteinleri ve yağları ihtiva eder.
Karbonhidratlar vücudun ana enerji deposudur. Vücudun ana yakıt deposu olan glikoza parçalanırlar.
Proteinler dokuların inşası ve onarımı için gereklidir. Ek olarak enzimler, hormonlar ve antikorlar yapmak için de kullanılırlar.
Yağlar enerji depolamak, vücudu izole etmek ve organları korumak için gereklidir.
Mikronutrientler vücudun ufak miktarlarda gereksinim duyduğu besinlerdir. Bunlar vitaminler, mineraller ve suyu ihtiva eder.
Vitaminler, vücudun kendi başına üretemediği naturel bileşiklerdir. Metabolizma, görme ve bağışıklık benzer biçimde muhtelif vücut fonksiyonları için gereklidirler.
Mineraller, vücudun muntazam emek vermesi için gereksinim duyduğu doğal olmayan elementlerdir. Kemik sağlığı, kas fonksiyonu ve kan pıhtılaşması benzer biçimde muhtelif vücut fonksiyonları için gereklidirler.
Su, hayat için eğer olmazsa olmazdır. Vücut ağırlığının ortalama %60'ını oluşturur ve gıdaları taşımak, vücut sıcaklığını tanzim etmek ve atık ürünleri uzaklaştırmak benzer biçimde muhtelif vücut fonksiyonlarında rol oynar.
III. Hazım Sistemi ve Besin Emilimi
Hazım sistemi, yemekleri vücut tarafınca emilebilen besinlere parçalamak için beraber çalışan karmaşa bir organ ağıdır. Hazım periyodu, tükürüğün karbonhidratları parçalamaya başladığı ağızda adım atar. Yemek hemen sonra yiyecek borusundan mideye geçer ve burada mide suları tarafınca daha çok parçalanır. Yemek mideden ince bağırsağa geçer ve burada enzimler tarafınca daha çok parçalanır ve kan dolaşımına emilir. Geriye kalan atık mamüller hemen sonra kalınca bağırsağa geçer ve burada nihayetinde vücuttan atılır.
Hazım sistemi genel sağlığın korunması için eğer olmazsa olmazdır. Hazım sistemi, yemekleri vücut tarafınca emilebilen besinlere parçalayarak vücuda muntazam emek vermesi için gereksinim duyduğu enerji ve gıdaları sağlar. Ek olarak, hazım sistemi vücuttan atık ürünleri uzaklaştırmaya destek sunar, bu da vücudun sıhhatli ve hastalıktan uzak kalmasına destek sunar.
4. Biyokimyasal Katalizörler
Besin katalizörleri, vücudun biyokimyasal reaksiyonlarının muntazam emek vermesi için lüzumlu olan maddelerdir. Bunlara çoğunlukla “enzimler” denir ve vücut hücreleri tarafınca üretilirler. Enzimler, bir reaksiyonun aktivasyon gücünü düşürerek çalışırlar ve bu da reaksiyonun tahakkuk olasılığını artırır. Bu, vücudun onlarsız olası olmayacak temel biyokimyasal reaksiyonları gerçekleştirmesini sağlar.
Her biri vücutta muayyen bir rol oynayan birçok değişik gıda katalizörü türü vardır. En mühim gıda katalizörlerinden bazıları şunlardır:
- Amilaz: Bu enzim karbonhidratları, vücudun ana enerji deposu olan glikoza parçalar.
- Lipaz: Bu enzim yağları yağ asitlerine ve gliserole parçalar, bunlar hemen sonra enerji için kullanılabilir yahut hemen sonra kullanılmak suretiyle depolanabilir.
- Proteaz: Bu enzim proteinleri aminoasitlere parçalar ve bu aminoasitler hemen sonra yeni proteinler kurmak yahut enerji elde etmek için kullanılabilir.
Besin katalizörleri vücudun muntazam emek vermesi için eğer olmazsa olmazdır ve onlarsız birçok temel biyokimyasal tepki olası olmazdı. Vücudun beslenme biyokimyasının yaşamsal bir parçasıdırlar ve genel sağlığın korunmasında mühim bir rol oynarlar.
V. Vitaminler ve Mineraller
Vitaminler ve mineraller, vücudun muntazam emek vermesi için ufak miktarlarda gereksinim duyduğu temel besinlerdir. Metabolizma, gelişme ve büyüme dahil olmak suretiyle fazlaca muhtelif vücut süreçlerinde yer alırlar.
İki tür vitamin vardır: suda çözünen vitaminler ve yağda çözünen vitaminler. Suda çözünen vitaminler vücutta depolanmaz, bu yüzden tertipli olarak tüketilmeleri icap eder. Yağda çözünen vitaminler vücutta depolanabilir, bu yüzden sık tüketilmeleri gerekmez.
Mineraller bununla beraber iyi esenlik için de gereklidir. Kemik oluşumu, kas kasılması ve sinir iletimi benzer biçimde muhtelif vücut fonksiyonlarında rol oynarlar.
Dengeli bir beslenme, ihtiyacınız olan vitamin ve mineralleri aldığınızdan güvenilir olmanın en iyi yoludur. Muhtelif meyve, sebze ve tam tahıllar yiyecek, bu temel besinler için günlük gereksinimlerinizi karşılamanıza destek olacaktır.
6. Besin Katalizörleri
Besin katalizörleri, vücudun biyokimyasal süreçlerinin muntazam emek vermesi için lüzumlu olan maddelerdir. Bunlara çoğunlukla “vitaminler” yahut “mineraller” denir ve muhtelif yiyeceklerde bulunurlar.
Besin katalizörleri, vücuttaki kimyasal reaksiyonları hızlandıran proteinler olan enzimleri aktive etmeye destek olarak çalışır. Besin katalizörleri olmadan, bu reaksiyonlar gerçekleşemez ve vücut muntazam çalışamaz.
Her biri vücutta muayyen bir rol oynayan birçok değişik gıda katalizörü türü vardır. En mühim gıda katalizörlerinden bazıları A, C, D, E ve K vitaminleri ile demir, çinko ve selenyum mineralleridir.
Besin katalizörleri iyi sağlığı korumak için eğer olmazsa olmazdır. Bu gıdalardan herhangi birinde eksiklik, bozulmuş gelişme, cılız bağışıklık fonksiyonu ve hastalıklara karşı artan hassasiyet benzer biçimde muhtelif esenlik problemlerine yol açabilir.
Vücudunuzun gereksinim duyduğu gıdaları alabilmek için muhtelif yiyecekler yiyecek önemlidir. Bu gıdalardan herhangi birinde eksiklik olabileceğinden kaygı ediyorsanız, doktorunuzla görüşün.
VII. Enerji Dengesi ve Kg Yönetimi
Enerji dengesi, tüketilen enerji miktarının harcanan enerji miktarına eşit olduğu durumdur. Enerji dengesi korunduğunda, kg durağan(durgun) kalır. Sadece, enerji alımı enerji masrafını aştığında kg alımı meydana gelir ve enerji harcanması enerji alımını aştığında kg kaybı meydana gelir.
Enerji dengesini etkileyebilecek genetik, rejim, fizyolojik aktivite ve uyku benzer biçimde bir takım unsur vardır. Genetik, bir bireyin bazal metabolizma hızını (BMR) belirlemede rol oynar; bu, vücudun dinlenme halinde yaktığı enerji miktarıdır. Rejim, enerji dengesinde bir öteki mühim faktördür; bundan dolayı bir bireyin yediği yiyeceklerin türleri ve miktarları kilosunu etkileyebilir. Fizyolojik aktivite de enerji dengesinde mühim bir faktördür; bundan dolayı egzersiz kalori yakar ve sıhhatli bir kiloyu korumaya destek sunar. En son, uyku genel esenlik için önemlidir ve yeterince uyumayan kişilerin kg alma olasılığı daha yüksek olabilir.
Sıhhatli bir kiloyu korumak genel esenlik için önemlidir. Aşırı şişman yahut obez olmak kalp hastalığı, nüzul, tip 2 diyabet ve birtakım kanser türleri dahil olmak suretiyle bir takım kronik rahatsızlık riskini artırır. İnsanların sıhhatli bir kiloyu korumak için yapabileceği bir takım şey vardır; bunlar içinde sıhhatli bir rejim yiyecek, tertipli fizyolojik aktivite yapmak ve kafi uyku almak yer alır.
VIII. Beslenme ve Rahatsızlık Önleme
Beslenme, rahatsızlık önlemede mühim bir rol oynar. Sıhhatli bir rejim, sıhhatli bir kiloyu korumaya, kalp hastalığı, nüzul, tip 2 diyabet ve birtakım kanser türleri benzer biçimde kronik rahatsızlık riskini azaltmaya ve genel esenlik ve refahı iyileştirmeye destek olabilir.
Beslenmenin rahatsızlıkları önlemeye destek olabileceği yollardan bazıları şunlardır:
- Sıhhatli bir kiloyu korumak kalp hastalığı, nüzul, tip 2 diyabet ve birtakım kanser türlerinin riskini azaltmaya destek olabilir.
- Meyve, sebze ve tam tahıllardan varlıklı bir beslenme düzeni kalp hastalığı, nüzul, tip 2 diyabet ve birtakım kanser türlerinin riskini azaltmaya destek olabilir.
- Doymuş yağ, trans yağ, kolesterol ve sodyum alımının sınırlandırılması kalp hastalığı ve nüzul riskini azaltmaya destek olabilir.
- Kucak dolusu lif tüketmek kalp hastalığı, nüzul, tip 2 diyabet ve birtakım kanser türlerinin riskini azaltmaya destek olabilir.
- Bolca su içmek vücudun su ihtiyacını karşılamaya ve muntazam çalışmasına destek olabilir.
Bu ipuçlarını takip ederek kronik hastalıklara yakalanma riskinizi azaltabilir ve genel esenlik ve refahınızı iyileştirebilirsiniz.
IX. Hayat Boyu Beslenme İhtiyaçları
Kişinin beslenme ihtiyaçları yaşa, cinsiyete, aktivite düzeyine ve genel esenlik durumuna göre farklılık gösterir.
Bebeklik ve çocukluk döneminde gelişme ve gelişmeyi desteklemek için gıda ihtiyaçı yüksektir.
Ergenlikte gelişme hücumu ve artan aktivite seviyelerini desteklemek için gıda ihtiyaçı yeniden artar.
Yetişkinlerin esenlik ve refahlarını koruyabilmeleri için muhtelif gıdaları tüketmeleri icap eder.
Hamile ve emziren bayanların, fetüs yahut bebeğin gelişimini desteklemek amacıyla beslenme ihtiyaçları artar.
Yaşlı yetişkinlerin beslenme ihtiyaçları, iştah azalması, metabolizmadaki değişimler ve kronik esenlik sorunları sebebiyle değişebilir.
Hayatın her aşamasında bireysel beslenme ihtiyacınız olan şeyleri karşılayan sıhhatli bir rejim uygulamanız önemlidir.
S: Besin katalizörleri nedir?
A: Besin katalizörleri, vücuttaki kimyasal reaksiyonların enzimler tarafınca hızlandırılmasına destek olan maddelerdir.
S: Besin katalizörlerinin değişik türleri nedir?
A: Besin katalizörlerinin iki ana türü vardır: vitaminler ve mineraller.
S: Besin katalizörlerinin işlevleri nedir?
A: Besin katalizörleri vücudun muhtelif işlevleri yerine getirmesine destek sunar, bunlar içinde şunlar yer alır:
- Gıdayı enerjiye dönüştürmek
- Dokuların oluşturulması ve onarılması
- Sıhhatli bir bağışıklık sistemini korumak
- Hastalıklara karşı koruma
0 Yorum